
Saygıdeğer dostlar;
Parantez içi ifadeler ve çeşitli suretlerde yapılan ilaveler yoluyla söylemediğim sözleri şahsımın ifadeleri gibi gösteren bir mesaj, sosyal medyada ve çeşitli medya unsurları kanalıyla yayılım göstermektedir.
Mesajın orijinal hali aşağıda verildiği şekildedir. Bunun dışında yazılanlara ve söylenenlere itibar edilmemesini istirham ediyorum.
“Değerli kardeşlerim,
Son yıllarda sanal medyada Hz. Peygamber’e (asm) şu kadar salevat getirilmesi, şu kadar Yasîn, Tebâreke okunması hatta hatimler edilmesi şeklinde kampanyalar düzenlenmektedir.
İyi niyetle de olsa, bu tür gayretler, bizleri yanlış bir din anlayışına sürüklemektedir.
Allah’a ve Rasulü’ne olan sevgimiz, İslam davasına sahip çıkmamız, bu tür gayretlerle değil, Yüce Kitabımızın ahkâmına ve Sevgili Peygamberimizin ahlâkına sarılarak gerçekleşir.
Allah’ın emir ve yasaklarına, Rasülü’nün sünnetlerine uyarak gerçekleşir.
Dava, dilde kalan dua ile değil, eyleme ve davranışlara dönüşen çabalarla kazanılır.
Sahabe ve Selef alimlerimiz, fetihleri ve zaferleri oturdukları yerden yüzlerce binlerce dua ve salevat ile değil, bizzat mallarını ve canlarını ortaya koyarak kazandılar.
Sizi, bu hususta asılsız çağrılara değil, Allah ve Rasulü’nün hayat veren gerçek yoluna; Kitaba ve Sünnete davet ediyorum.
Bizler, Kur’an ve Sünnetleri yaşadık da bu yetersiz mi kaldı?
Ortada 14 asırdır yaşanan bir İslam var iken, işimiz bu tür bid’at ve hurafelere mi kaldı?
Lütfen bu tür asılsız kampanyalara iltifat etmeyin.
Selamlarımla”